Radikal 2'de yayınlanan makaleler.
VatanKitap, "Kendini ve Kitabını Anlatıyor" köşesi için yazılmış bir yazı.
Şebnem İşigüzel'in Vogue'un Ekim sayısında yayınlanan "yüzleşmesi"
Erbakan'ın ölümü üzerine Resmigeçit romanının onu hatırlatan, kimi zaman "Ah ordu süngünün hangi tarafının kullanıldığını bilmez salaklar mangası" kimi zaman "Ben de Kürdüm, daha doğruyum, daha çalışkanım," diyen kahramanı Süleyman Tel'den tadımlık satırlar. Erbakan'ın ilham verdiği roman kahramanının Almanya'daki öğrencilik günlerinde kalan "13 Aşıklı Geyşa" kartpostalını unutmayalım. İyi okumalar !
23 Eylül 2009 tarihli Taraf'da yayınlanmıştır.
12 Eylül'ü hatırlarken...Radikal İki'de 15/01/2006 tarihinde yayınlanmıştır.
Papağanın "Biz bir aileyiz," dediğini varsayıyorlar. Komşu evin bahçıvan ve kahyası. Sahipleri gelecek diye günlerdir evi süslemekteler. Ama gelin görün ki bir telefon zırrrrr, çalan telefon taklidini pek güzel yapmakta papağan.
"Adım Olga. Ama kocam her sabah yeni bir isimle vaftiz ediyor beni: Arnavutluk'tan göç ettiğimiz İstanbul'un iki yakasını bir araya getiren bir köprü yapmayı becermiş gibi bir edayla; 'Bundan sonra Emine ol.'
Sınırın iki yanında da, sınırların kalmasını isteyenler ve istemeyenler var.
''Bak Şebnem, ne güzel değil mi?" dedi Selahattin bey. Gösterdiği gerçekten büyülü bir görüntüydü. Büyükada Dilburnu'ndaki iskelelerden birisinin üzerindeydik ve uzakta ağaçların arasında yol alan faytonlar, atlar...
Kadıköy'den Beşiktaş'a geçiyorduk. Zira, Avrupa yakasına aittiz. Kaptanın neşesi vapura binen maç kalabalığına “Siyah-Beyaz,” tezahüratı yaptırmasından belliydi. Ardından bir anons, “Ayakta kalan yolcular, kaptan köşküne çıkabilirler, yerimiz var”. Çocuğumu kaptığım gibi soluğu kaptan köşkünde aldım.