“Bilmediğin bir yolda giderken kaybolduğunu düşünürsen, haritalar ve pusulalarla vakit kaybetmeden geldiğin yoldan geriye dön. Bildiğin bir yere, bildiğin yollardan gidiyor olmak seni huzurlu kılacaktır. Yaşamında yolunu kaybettiğinde de aynı şeyi yap ve olabildiğince geriye dön; sözgelimi çocukluğuna, aramıza…”
Şebnem İşigüzel, bu kitapta dedesinin ağzından bu epigrafı uydurmuş. Torununun yirmi bir yaşında “genç ve dünyadan bihaber” iken yazdığı öykülerdeki rolü bu kadarcık olan Abidin İşigüzel, çok istediği “roman kahramanı olma” arzusuna yine torununun kaleminden yıllar sonra kavuşacaktı.
Torunu o vakit bize, bu ikinci kitabında, yine unutulmaz öyküler anlattı. Karanlık, kötücül, kırılgan, tutkulu ve takıntılı. Görünenin ardında kalan. Gizli. Kimsenin anlatmaya cesaret edemediği.